Duhâ
الضُّحٰى
Yazar: Abdulbakî Gölpınarlı - Kur'an-ı Kerim ve Meali
- Andolsun kuşluğa.
- Ve geceye, karanlığı basınca.
- Rabbin, seni ne terketti, ne de darıldı sana.
- Ve elbette âhiret, önceki dünyâdan da hayırlıdır sana.
- Ve elbette yakında Rabbin, öyle şeyler verecek ki sana, sonucu râzı olacaksın.
- Seni bir yetîm olarak bulup da yer-yurt vermedi mi sana?
- Ve seni, yol yitirmiş bulup da yol göstermedi mi sana?
- Ve seni yoksul bulup da zenginlik vermedi mi sana?
- Artık sen de yetîmi horlama.
- Ve bir şey dileyeni boş çevirme, azarlama.
- Ve Rabbinin nîmetini an, söyle.
Yazar: Adem Uğur - Kur'an-ı Kerim ve Meali
- Andolsun kuşluk vaktine
- Ve sükûna erdiğinde geceye ki,
- Rabbin seni bırakmadı ve sana darılmadı.
- Gerçekten senin için ahiret dünyadan daha hayırlıdır.
- Pek yakında Rabbin sana verecek de hoşnut olacaksın.
- O, seni yetim bulup barındırmadı mı?
- Şaşırmış bulup da yol göstermedi mi?
- Seni fakir bulup zengin etmedi mi?
- Öyleyse yetimi sakın ezme.
- El açıp isteyeni de sakın azarlama.
- Ve Rabbinin nimetini minnet ve şükranla an.
Yazar: Ali Bulaç - Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı Meal ve Sözlük
- Kuşluk vaktine andolsun,
- ´Karanlığı iyice çöktüğü´ zaman geceye,
- Rabbin seni terk etmedi ve darılmadı.
- Şüphesiz senin için son olan, ilk olandan (ahiret dünyadan) daha hayırlıdır.
- Elbette Rabbin sana verecek, böylece sen hoşnut kalacaksın.
- Bir yetim iken, seni bulup da barındırmadı mı?
- Ve seni yol bilmez iken, ´doğru yola yöneltip iletmedi mi?
- Bir yoksul iken seni bulup zengin etmedi mi?
- Öyleyse, sakın yetimi üzüp-kahretme.
- İsteyip-dileneni azarlayıp-çıkışma.
- Rabbinin nimetini durmaksızın anlat.
Yazar: Ali Fikri Yavuz - Kur'an-ı Kerim ve İzahlı Meal-i Alisi
- And olsun kuşluk vaktine,
- Karanlığı çöküb de sükûn bulduğu zaman geceye ki,
- Rabbin seni terk etmedi (Ey Rasûlüm), darılmadı da...
- Muhakkak ki ahiret, senin için dünyadan daha hayırlıdır.
- İleride (kıyamet günü), Rabbin sana (şefaat makamını) verecek de hoşnud olacaksın.
- O (Rabbin) sen bir yetim iken, (seni) barındırmadı mı?
- Seni, (şeriat hükümlerini) bilmezken, (nübüvvet nimeti ile şer’î) yola koymadı mı?
- Seni, bir, yoksul iken, (Hz. Hatice’nin malı ile) zengin etmedi mi?
- Öyle ise, yetime gelince; zulüm etme.
- Dilenciyi de azarlama.
- Amma Rabbinin (sana verdiği peygamberlik) nimetini (durma insanlara) söyleyip anlat...
Yazar: Bekir Sadak - Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlatımı
- Kusluk vaktine and olsun;
- Sukun erdigi zaman geceye and olsun ki,
- Rabbin seni ne birakti ve ne de sana darildi.
- Dogrusu ahiret senin icin dunyadan daha hayirlidir.
- Rabbin suphesiz sana verecek ve sen de hosnut olacaksin.
- Seni oksuz bulup da barindirmadi mi?
- Seni sasirmis bulup, dogru yola eristirmedi mi?
- Seni fakir bulup zenginlestirmedi mi?
- Oyleyse sakin oksuze kotu muamele etme;
- Ve sakin bir sey isteyeni azarlama;
- Yalnizca Rabbinin nimetini anlat. *
Yazar: Celal Yıldırım - Tefsirli Kur'an-ı Kerim Meali
- Kuşluk vaktine,
- Karanlığıyla yönelip gelen geceye and olsun ki,
- Rabbin seni terketmedi ve sana darılmadı..
- Ve elbette Âhiret senin için Dünya´dan daha hayırlıdır.
- Elbette Rabbin sana öylesine verecek ki, (O´ndan da, verdiğinden de) razı olacaksın, (hoşnud olmaya devam edeceksin).
- Seni öksüz bulup barındırmadı mı ?
- Seni yol bilmez iken (en doğru) yola iletmedi mi ?
- eni fakir bulup zengin etmedi mi?
- O halde, sakın öksüzü hor görüp ona kötü davranma !
- Ve bir şey isteyeni azarlama!
- Ama Rabbin nîmetini elinden geldiğince anlat!
Yazar: Diyanet - Diyanet 1
- Kuşluk vaktine andolsun,
- Karanlığı çöktüğü vakit geceye andolsun ki,
- Rabbin seni terk etmedi, sana darılmadı da.
- Muhakkak ki âhiret senin için dünyadan daha hayırlıdır.
- Şüphesiz, Rabbin sana verecek ve sen de hoşnut olacaksın.
- Seni yetim bulup da barındırmadı mı?
- Seni yolunu kaybetmiş olarak bulup da yola iletmedi mi?
- Seni ihtiyaç içinde bulup da zengin etmedi mi?
- Öyleyse sakın yetimi ezme!
- Sakın isteyeni azarlama!
- Rabbinin nimetine gelince; işte onu anlat.
Yazar: Diyanet - Diyanet 2
- (1-3) Kuşluk vaktine ve sükûna erdiğinde geceye yemin ederim ki Rabbin seni bırakmadı ve sana darılmadı.
- (1-3) Kuşluk vaktine ve sükûna erdiğinde geceye yemin ederim ki Rabbin seni bırakmadı ve sana darılmadı.
- (1-3) Kuşluk vaktine ve sükûna erdiğinde geceye yemin ederim ki Rabbin seni bırakmadı ve sana darılmadı.
- Gerçekten senin için ahiret dünyadan daha hayırlıdır.
- Pek yakında Rabbin sana verecek de hoşnut olacaksın.
- O, seni yetim bulup barındırmadı mı?
- Şaşırmış bulup da yol göstermedi mi?
- Seni fakir bulup zengin etmedi mi?
- Öyleyse yetimi sakın ezme.
- El açıp isteyeni de sakın azarlama.
- Ve Rabbinin nimetini minnet ve şükranla an.
Yazar: Elmalılı Hamdi Yazır - Kur'an-ı Kerim ve Meali
- Andolsun kuşluk vaktine
- ve dindiği zaman o geceye ki,
- Rabbin sana veda etmedi ve darılmadı!
- Ve kesinlikle senin için sonu önünden (ahiret dünyadan) daha hayırlıdır.
- ileride Rabbin sana verecek de hoşnut olacaksın!
- O, seni bir yetim iken barındırmadı mı?
- Seni, yol bilmez iken (doğru) yola koymadı mı?
- Seni bir yoksul iken zengin etmedi mi?
- Öyle ise, sakın yetime kahretme (onu horlama)!
- El açıp isteyeni de azarlama!
- Fakat Rabbinin nimetini anlat da anlat!
Yazar: Elmalılı Hamdi Yazır - Kur'an-ı Kerim ve Meali (Sadeleştirilmiş)
- Andolsun kuşluk vaktine.
- Ve sakinleştiği zaman geceye ki,
- Rabbin seni bırakmadı ve darılmadı.
- Ahiret senin için dünyadan iyi olacaktır.
- Rabbın sana verecek ve sen hoşnut olacaksın.
- O seni yetim bulup da barındırmadı mı?
- Seni yol bilmez bulup yola iletmedi mi?
- Seni yoksul bulup zengin etmedi mi?
- Öyleyse sakın yetimi ezme.
- Dilenciyi de azarlama.
- Fakat Rabbinin nimetini anlat da anlat.
Yazar: Seyyid Kutub - Fizilal-il Kuran
- Kuşluk vaktine andolusun.
- Durgunlaşan geceye andolsun ki,
- Rabbin seni bırakmadı ve sana darılmadı,
- Andolsun senin için ahiret dünyadan daha hayırlıdır,
- Rabbin sana verecek ve sen razı olacaksın.
- O seni yetim bulup barındırmadı mı?
- Şaşırmış bulup da yol göstermedi mi?
- Fakir iken seni zengin etmedi mi?
- Yetime gelince sakın onu üzme,
- Yoksula gelince sakın onu azarlama,
- Yalnızca Rabbinin nimetini anlat.
Yazar: Gültekin Onan - Kur'an-ı Kerim ve Meali
- Kuşluk vaktine andolsun,
- ´Karanlığı iyice çöktüğü´ zaman geceye,
- Rabbin seni terketmedi ve darılmadı.
- Şüphesiz senin için son olan, ilk olandan (ahiret dünyadan) daha hayırlıdır.
- Elbette rabbin sana verecek, böylece sen hoşnut kalacaksın.
- Bir yetim iken, seni bulup da barındırmadı mı?
- Ve seni yol bilmez iken, doğru yola yöneltip iletmedi mi?
- Bir yoksul iken seni bulup zengin etmedi mi?
- Öyleyse, sakın yetimi üzüp kahretme.
- İsteyip dileneni azarlayıp çıkışma.
- Rabbinin nimetini durmaksızın anlat.
Yazar: Hasan Basri Çantay - Kur'an Meali - Kur’an-ı Hakim Ve Meal-i Kerim
- Andolsun kuşluk vaktına,
- (insanların) sükûna vardığı dem geceye ki,
- (Habîbim) Rabbim seni terketmedi. (Sana) darılmadı da.
- Elbette âhiret senin için dünyâdan hayırlıdır.
- Muhakkak Rabbin sana verecek de hoşnuud olacaksın.
- O, bir yetîm olduğunu bilib de (seni) barındırmadı mı?
- Seni (çocukluğunda) gaaib olmuş bulub da yolunu doğrultmadı mı?
- Seni, bir fakîr olduğunu bilib de, zengin yapmadı mı?
- O halde, yetime gelince: (Ona sakın) kahretme.
- Sâile gelince: (Onu) da azarlayıb koğma.
- Bununla beraber, Rabbinin ni´metini (durmayıb) söyle (anlat).
Yazar: İbni Kesir - Büyük Kuran Tefsiri
- Andolsun, kuşluk vaktine.
- Ve sükuna erdiğinde geceye.
- Rabbın seni ne terk etti, ne de darıldı.
- Ahiret, elbette senin için dünyadan daha hayırlıdır.
- Şüphesiz Rabbın, sana verecek ve sen, hoşnud olacaksın.
- O; seni öksüz bulup da barındırmadı mı?
- Seni şaşırmış bulup da doğru yola eriştirmedi mi?
- Seni fakir bulup da zenginleştirmedi mi?
- O halde sakın yetime kahretme.
- Ve bir şey isteyeni azarlama.
- Rabbının nimetine gelince ondan sözet.
Yazar: İskender Ali Mihr - Kur'ân-ı Kerim Lafz-ı ve Ruhu Tefsiri
- Duhâ (kuşluk) vaktine andolsun.
- Ve zifiri karanlık çöktüğü zaman geceye (andolsun) ki.
- Rabbin seni terketmedi ve darılmadı.
- Ve ahiret (bundan sonraki hayat), mutlaka senin için, evvelkinden (dünya hayatından) daha hayırlıdır.
- Ve mutlaka Rabbin yakında sana verecek (ihsan edecek), böylece sen razı olacaksın.
- Seni yetim bulmadı mı? Sonra (seni) (himaye edecek bir kimsenin yanında) barındırmadı mı?
- Ve seni dalâlette buldu sonra hidayete erdirdi.
- Ve seni yokluk içinde buldu sonra zengin kıldı.
- Fakat bundan sonra yetimi kahretme (üzme).
- Ve amma saili (bir şey isteyeni) bundan sonra azarlama.
- Ve fakat, Rabbinin ni´metlerini artık anlat.
Yazar: Muhammed Esed - Kur'an Mesajı Meal-Tefsir
- Aydınlık sabahı düşün,
- ve durgun, karanlık geceyi.
- Rabbin seni ne unuttu ne de darıldı:
- öteki dünya senin için (hayatının) bu ilk bölümünden mutlaka daha iyi olacak!
- Ve zamanı geldiğinde Rabbin sana (kalbinden geçeni) bağışlayacak ve seni hoşnut kılacak.
- O seni yetim olarak bulup bir sığınak vermedi mi?
- Ve yolunu kaybetmiş görüp seni doğru yola ulaştırmadı mı?
- İhtiyaç içinde bulup seni tatmin etmedi mi?
- Öyleyse yetime haksızlık yapma,
- yardım isteyeni asla geri çevirme,
- ve (her zaman) Rabbini(n) nimetlerini an.
Yazar: Ömer Nasuhi Bilmen - Kur’an-ı Kerim ve Türkçe Meali
- (1-2) Kasem olsun kuşluk vaktine. Ve sâkin olduğu zaman geceye ki,
- (1-2) Kasem olsun kuşluk vaktine. Ve sâkin olduğu zaman geceye ki,
- Rabbin seni ne terketti ve ne de (sana) darıldı.
- Ve elbette ki, senin için ilerisi evvelinden daha hayırlıdır.
- Ve muhakkak ki, sana Rabbin ihsan buyuracak, sen de hoşnut olacaksın.
- Seni bir yetim bulup da barındırmadı mı?
- Ve seni bir şaşırmış halde buldu da doğru yolu göstermedi mi?
- Ve seni bir yoksul buldu da zengin kılmadı mı?
- Artık yetime sakın kötü bir muamelede bulunma.
- (10-11) Ve bir şey dileneni de sakın kovma. Fakat Rabbin nîmetini de yâd et.
- (10-11) Ve bir şey dileneni de sakın kovma. Fakat Rabbin nîmetini de yâd et.
Yazar: Suat Yıldırım - Kura'an-ı Hakim ve Açıklamalı Meali
- Güneşin yükselip en parlak halini aldığı kuşluk vakti hakkı için
- Sükûnete erdiği dem gece hakkı için ki:
- Ey Resulüm! Rabbin seni terk etmedi, sana darılmadı da
- Elbette senin için her zaman, işin sonu, başından daha hayırlıdır
- Elbette Rabbin sana ileride öyle ihsan edecek, ta ki sen de O´ndan ve verdiğinden razı olacaksın
- Seni yetim bulup barındırmadı mı
- Seni dinin hükümlerinden habersiz bulup seçerek dosdoğru yola koymadı mı
- Seni muhtaç bulup ihtiyacını gidermedi mi
- Öyle ise, sakın yetimi güçsüz bulup hakkını yeme, sakın onu küçümseyip üzme
- İsteyene de kaba davranma, onu azarlama
- Rabbinin nimetlerini ise durmayıp söyle
Yazar: Süleyman Ateş - Kuran'ı Kerim Meali
- Kuşluk vaktine andolsun,
- Sâkinleşen geceye andolsun ki,
- Rabbin, seni bırakmadı ve sana darılmadı.
- Senin sonun, ilkinden iyi olacaktır.
- Rabbin, sana verecek ve sen râzı olacaksın.
- O, seni yetim bulup barındırmadı mı?
- Seni şaşırmış bulup yola iletmedi mi?
- Seni fakir bulup zengin etmedi mi?
- Öyleyse sakın öksüzü ezme,
- Dilenciyi azarlama.
- Ve Rabbinin ni´metini anlat.
Yazar: Şaban Piriş - Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
- Andolsun kuşluk vaktine.
- Sükuna erdiği vakit geceye..
- Rabbin seni terk etmedi ve sana darılmadı.
- Gerçekten ahiret/sonuç senin için dünyadan/evvelinden daha hayırlıdır.
- Rabbin sana verecek ve sen de hoşnut olacaksın.
- Seni yetim bulup, barındırmadı mı?
- Seni dalalette bulup, doğru yolu göstermedi mi?
- Seni fakir bulup, zengin etmedi mi?
- Şimdi yetimi hor görme.
- İsteyeni azarlama.
- Rabbinin nimetini ise, haydi anlat.
Yazar: Ebu'l Al'a Mevdudi - Tefhim-ul Kuran
- Kuşluk vaktine andolsun.
- ´Karanlığı iyice çöktüğü´ zaman geceye,
- Rabbin seni terketmedi ve darılmadı da.
- Şüphesiz senin için son olan, ilk olandan (ahiret dünyadan) daha hayırlıdır.
- Elbette Rabbin sana verecek, böylece sen hoşnut kalacaksın.
- Bir yetim iken, seni bulup da barındırmadı mı?
- Ve seni yol bilmez iken, doğru yola yöneltip iletmedi mi?
- Bir yoksul iken seni bulup da zengin etmedi mi?
- Öyleyse, sakın yetimi üzüp kahretme.
- İsteyip dileneni de azarlayıp çıkışma.
- Rabbinin nimetini durmaksızın anlat.
Yazar: Yaşar Nuri Öztürk - Kur'an-ı Kerim Meali
- Yemin olsun kuşluk vaktine,
- Gelip oturduğu vakit geceye ki,
- Rabbin seni terk etmedi, sana darılmadı da.
- Sonrası/âhiret/gelecek senin için öncesinden/dünyadan/geçmişten elbette ki daha mutlu-kutlu olacaktır.
- Rabbin sana verecek de sen hoşnut olacaksın!
- O seni bir yetim olarak bulup da barınağa kavuşturmadı mı?
- Seni şaşırmış olarak bulup da kılavuzluğunu üstlenmedi mi?
- Seni aile geçindirme zorluğu içinde bulup da zengin etmedi mi?
- O halde, yetimi örseleme!
- Yoksulu/bir şey isteyeni azarlama!
- Ve Rabbinin nimetini söz ve fiillerinle dile getir!