İnfitâr

الْاِنْفِطَارِ

Yazar: Abdulbakî Gölpınarlı - Kur'an-ı Kerim ve Meali
  1. Gök yarılınca.
  2. Ve yıldızlar dökülüp saçılınca.
  3. Ve denizler, kaynayıp karışınca.
  4. Ve kabirlerin altı üstüne gelince.
  5. Bilir herkes, neyi öne sürmüştür, neyi sona bırakmış.
  6. A insan, kerem sâhibi Rabbine karşı seni gururlandıran ne?
  7. Öylesine Rab ki seni yarattı, âzanı düzüp koştu da seni düzgün bir hâle getirdi.
  8. Dilediği sûrete de benzetti seni.
  9. İş, sandığınız gibi değil, hayır siz cezâ gününü de yalanlıyorsunuz.
  10. Ve şüphe yok ki size koruyucular memûr edilmiştir elbette.
  11. Büyüktür onlar, yazarlar.
  12. Bilirler ne yaparsanız.
  13. Ve şüphe yok ki itâat eden iyi kişiler, elbette cennettedir.
  14. Ve şüphe yok ki kötülük edenler, elbette cehennemde.
  15. Cezâ gününde oraya girerler.
  16. Ve oradan hiç ayrılmazlar.
  17. Ve bilir misin, nedir cezâ günü?
  18. Sonra gene de bilir misin nedir cezâ günü?
  19. Bir gündür ki hiçbir kimse, hiçbir kimseye yardım edemez o gün ve hüküm, o gün Allah´ın.
Yazar: Adem Uğur - Kur'an-ı Kerim ve Meali
  1. Gökyüzü yarıldığı zaman,
  2. Yıldızlar döküldüğü zaman,
  3. Denizler birbirine katıldığı zaman,
  4. Kabirlerin içindekiler dışarı çıkarıldığı zaman,
  5. İnsanoğlu (yapıp) gönderdiklerini ve (yapamayıp) geride bıraktıklarını bir bir anlar.
  6. Ey insan! İhsanı bol Rabbine karşı seni aldatan nedir?
  7. O Allah ki seni yarattı, seni düzgün ve dengeli kılıp ölçülü bir biçim verdi.
  8. Seni istediği her hangi bir şekilde parçalardan oluşturdu.
  9. Hayır! Siz yine de dini yalanlıyorsunuz.
  10. Şunu iyi bilin ki üzerinizde bekçiler var,
  11. Değerli yazıcılar var,
  12. Onlar, yapmakta olduklarınızı bilirler.
  13. İyiler muhakkak cennettedirler,
  14. Kötüler de cehennemdedirler.
  15. Ceza gününde oraya girerler.
  16. Onlar (kâfirler) oradan bir daha da ayrılmazlar.
  17. Ceza günü nedir bilir misin?
  18. Evet, bilir misin? Nedir acaba o ceza günü?
  19. O gün hiçbir kimse başkası için bir şey yapamaz. O gün iş Allah´a kalmıştır.
Yazar: Ali Bulaç - Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı Meal ve Sözlük
  1. Gök, çatlayıp-yarıldığı zaman,
  2. Yıldızlar, dağılıp-yayıldığı zaman,
  3. Denizler, fışkırtılıp-taşırıldığı zaman,
  4. Ve kabirlerin içi ´deşilip dışa atıldığı´ zaman;
  5. (Artık her) Nefis önceden takdim ettiklerini ve ertelediklerini bilip-öğrenmiştir.
  6. Ey insan, ´üstün kerem sahibi´ olan Rabbine karşı seni aldatıp-yanıltan nedir?
  7. Ki O, seni yarattı, ´sana bir düzen içinde biçim verdi´ ve seni bir itidal üzere kıldı.
  8. Dilediği bir surette seni tertib etti.
  9. Asla, hayır; siz dini yalanlıyorsunuz;
  10. Oysa gerçekten sizin üzerinizde koruyucular var,
  11. ´Şerefli-üstün´ yazıcılar.
  12. Her yapmakta olduğunuzu bilirler.
  13. Şüphesiz ebrar olanlar, elbette nimetler(le donatılmış cennetler) içindedirler.
  14. Ve şüphesiz facir (kötü) olanlar da, elbette çılgınca yanan ateşin içindedirler.
  15. Onlar, din günü oraya yollanırlar.
  16. Ve ondan ayrılıp-kaybolacak değildirler.
  17. Din gününü sana bildiren şey nedir?
  18. Ve yine din gününü sana bildiren şey nedir?
  19. Hiçbir nefsin bir başka nefse herhangi bir şeye güç yetiremeyeceği gündür; o gün emir yalnızca Allah´ındır.
Yazar: Ali Fikri Yavuz - Kur'an-ı Kerim ve İzahlı Meal-i Alisi
  1. Semâ yarıldığı zaman,
  2. Yıldızlar dökülüb saçıldığı zaman,
  3. Denizler kaynatılıb birbirine karıştırıldığı zaman,
  4. Kabirler deşildiği zaman,
  5. Herkes (dünyada) yaptığı iyiliği ve bıraktığı kötülüğü bilecektir.
  6. Ey (kâfir) insan! Kerîm olan Rabbine karşı seni aldatan ne?
  7. O Rab ki, seni yarattı, seni (sağlam insan) düzenine koydu, sana uygun bir biçim verdi.
  8. Seni, muhtelif suretlerden dilediği bir şekilde terkib eyledi.
  9. Hayır, (siz sadece Allah’ın keremini inkâr etmiyorsunuz.) daha doğrusu siz, hesab ve ceza gününü inkâr ediyorsunuz.
  10. Halbuki üzerinizde gözetleyici melekler var,
  11. (Amellerinizi yazan ve Allah katında) kerîm olan kâtib melekler var;
  12. Her ne yaparsanız bilirler...
  13. Muhakkak ki iyiler, Naîm Cennetindedirler;
  14. Facirler (kâfirler) ise, cehennemdedirler.
  15. Hesab günü oraya atılacaklar...
  16. Oradan asla çıkacak değillerdir.
  17. Bildin mi, nedir hesab günü?
  18. Evet, bildin mi nedir hesab günü?
  19. Öyle bir gündür ki, kimse kimseye sahip olamaz, (fayda veremez). Emir ve hüküm, o gün yalnız Allah’ındır.
Yazar: Bekir Sadak - Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlatımı
  1. Gok yarildigi zaman,
  2. Yildizlar dagilip dokuldugu zaman,
  3. Denizler kaynastigi zaman,
  4. Kabirlerin ici disa ciktigi zaman,
  5. Insanoglu, ne yaptigini ve ne yapmadigini gorur.
  6. (6-8) Ey insanoglu! Seni yaratip sonra sekil veren, duzenleyen, mutenasip kilan, istedigi sekilde seni terkip eden, cok comert olan Rabbine karsi seni aldatan nedir?
  7. (6-8) Ey insanoglu! Seni yaratip sonra sekil veren, duzenleyen, mutenasip kilan, istedigi sekilde seni terkip eden, cok comert olan Rabbine karsi seni aldatan nedir?
  8. (6-8) Ey insanoglu! Seni yaratip sonra sekil veren, duzenleyen, mutenasip kilan, istedigi sekilde seni terkip eden, cok comert olan Rabbine karsi seni aldatan nedir?
  9. Hayir, hayir; dogrusu siz dini yalanliyorsunuz.
  10. (10-12) Oysa, yaptiklarinizi bilen degerli yazicilar sizi gozetlemektedirler.
  11. (10-12) Oysa, yaptiklarinizi bilen degerli yazicilar sizi gozetlemektedirler.
  12. (10-12) Oysa, yaptiklarinizi bilen degerli yazicilar sizi gozetlemektedirler.
  13. Iyiler suphesiz nimet icindedirler.
  14. Allah´in buyrugundan cikanlar cehennemdedirler.
  15. Din Gunu oraya girerler.
  16. Oradan bir daha ayrilamazlar.
  17. Din Gununun ne oldugunu sen nereden bilirsin?
  18. Evet, Din Gununun ne oldugunu nereden bileceksin?
  19. O gun, kimsenin kimseye hicbir fayda saglamayacagi bir gundur. O gun buyruk, yalniz Allah´indir. *
Yazar: Celal Yıldırım - Tefsirli Kur'an-ı Kerim Meali
  1. Gök yarıldığında,
  2. Yıldızlar parçalanıp döküldüğünde,
  3. Denizler birbirine kaynayıp karıştığında,
  4. Kabirler deşilip içindekiler ortaya çıkarıldığında,
  5. Herkes öndon gönderdiğini ve geriye neler bıraktığını bilecek.
  6. Ey insan! O çok şanlı lütuf ve iyiliği bol Rabbına karşı seni aldatan nedir ?
  7. O ki, seni yaratıp (müstesna biçimde) düzenlemiş ve (her uzvu yerince koyup) dengede tutmuştur.
  8. Dilediği herhangi bir şekilde sana çeki-düzen vermiştir.
  9. Hayır, hayır; siz dini yalanlıyorsunuz (ceza ve mükâfat gününe inanmıyorsunuz).
  10. (10-11) Şüpheniz olmasın ki, üzerinizde koruyucular, şerefli saygıdeğer kâtipler var.
  11. (10-11) Şüpheniz olmasın ki, üzerinizde koruyucular, şerefli saygıdeğer kâtipler var.
  12. Onlar yaptıklarınızı bilirler.
  13. İyiler şüphesiz nîmet içindedirler.
  14. Kötüler de elbette Cehennem´dedirler.
  15. Ceza ve hesap günü varıp oraya girecekler.
  16. Oradan artık ayrılıp uzaklaşamıyacaklar.
  17. Din günü (ceza ve hesap günü) nedir bilir misin ?
  18. Evet, yine din günü nedir bilir misin ?
  19. O gün hiç kimse, diğeri için bir şeye mâlik değildir. Emir o gün ancak Allah´a mahsustur.
Yazar: Diyanet - Diyanet 1
  1. Gök yarıldığı zaman,
  2. Yıldızlar saçıldığı zaman,
  3. Denizler kaynayıp fışkırtıldığı zaman,
  4. Kabirlerin içindekiler dışarı çıkarıldığı zaman,
  5. Herkes yaptığı ve yapmadığı şeyleri bilecek.
  6. (6-8) Ey insan! Seni yaratan, şekillendirip ölçülü yapan, dilediği bir biçimde seni oluşturan cömert Rabbine karşı seni ne aldattı?
  7. (6-8) Ey insan! Seni yaratan, şekillendirip ölçülü yapan, dilediği bir biçimde seni oluşturan cömert Rabbine karşı seni ne aldattı?
  8. (6-8) Ey insan! Seni yaratan, şekillendirip ölçülü yapan, dilediği bir biçimde seni oluşturan cömert Rabbine karşı seni ne aldattı?
  9. Hayır, hayır! Siz hesap ve cezayı yalanlıyorsunuz.
  10. (10-11) Hâlbuki üzerinizde muhakkak bekçiler, değerli yazıcılar vardır.
  11. (10-11) Hâlbuki üzerinizde muhakkak bekçiler, değerli yazıcılar vardır.
  12. Onlar yapmakta olduklarınızı bilirler.
  13. Şüphesiz, iyiler Naîm cennetindedirler.
  14. Şüphesiz, günahkârlar da cehennemdedirler.
  15. Hesap ve ceza günü oraya gireceklerdir.
  16. Onlar oradan kaybolup kurtulacak da değillerdir.
  17. Hesap ve ceza gününün ne olduğunu sen ne bileceksin?
  18. Evet, hesap ve ceza gününün ne olduğunu sen ne bileceksin?
  19. O gün kimse kimseye hiçbir fayda sağlayamayacaktır. O gün buyruk, yalnız Allah’ındır.
Yazar: Diyanet - Diyanet 2
  1. (1-5) Gökyüzü yarıldığı, yıldızlar döküldüğü, denizler birbirine katıldığı, kabirlerin içindekiler dışarı çıkarıldığı zaman, insanoğlu (yapıp) gönderdiklerini ve (yapamayıp) geride bıraktıklarını bir bir anlar.
  2. (1-5) Gökyüzü yarıldığı, yıldızlar döküldüğü, denizler birbirine katıldığı, kabirlerin içindekiler dışarı çıkarıldığı zaman, insanoğlu (yapıp) gönderdiklerini ve (yapamayıp) geride bıraktıklarını bir bir anlar.
  3. (1-5) Gökyüzü yarıldığı, yıldızlar döküldüğü, denizler birbirine katıldığı, kabirlerin içindekiler dışarı çıkarıldığı zaman, insanoğlu (yapıp) gönderdiklerini ve (yapamayıp) geride bıraktıklarını bir bir anlar.
  4. (1-5) Gökyüzü yarıldığı, yıldızlar döküldüğü, denizler birbirine katıldığı, kabirlerin içindekiler dışarı çıkarıldığı zaman, insanoğlu (yapıp) gönderdiklerini ve (yapamayıp) geride bıraktıklarını bir bir anlar.
  5. (1-5) Gökyüzü yarıldığı, yıldızlar döküldüğü, denizler birbirine katıldığı, kabirlerin içindekiler dışarı çıkarıldığı zaman, insanoğlu (yapıp) gönderdiklerini ve (yapamayıp) geride bıraktıklarını bir bir anlar.
  6. (6-8) Ey insan! Seni yaratıp seni düzgün ve dengeli kılan, seni istediği bir şekilde birleştiren, ihsanı bol Rabbine karşı seni aldatan nedir?
  7. (6-8) Ey insan! Seni yaratıp seni düzgün ve dengeli kılan, seni istediği bir şekilde birleştiren, ihsanı bol Rabbine karşı seni aldatan nedir?
  8. (6-8) Ey insan! Seni yaratıp seni düzgün ve dengeli kılan, seni istediği bir şekilde birleştiren, ihsanı bol Rabbine karşı seni aldatan nedir?
  9. (9-12) Hayır! Bütün bunlara rağmen siz yine de dini yalanlıyorsunuz. Şunu iyi bilin ki üzerinizde bekçiler, değerli yazıcılar vardır; onlar, yapmakta olduklarınızı bilir.
  10. (9-12) Hayır! Bütün bunlara rağmen siz yine de dini yalanlıyorsunuz. Şunu iyi bilin ki üzerinizde bekçiler, değerli yazıcılar vardır; onlar, yapmakta olduklarınızı bilir.
  11. (9-12) Hayır! Bütün bunlara rağmen siz yine de dini yalanlıyorsunuz. Şunu iyi bilin ki üzerinizde bekçiler, değerli yazıcılar vardır; onlar, yapmakta olduklarınızı bilir.
  12. (9-12) Hayır! Bütün bunlara rağmen siz yine de dini yalanlıyorsunuz. Şunu iyi bilin ki üzerinizde bekçiler, değerli yazıcılar vardır; onlar, yapmakta olduklarınızı bilir.
  13. (13-16) İyiler muhakkak cennette, kötüler de cehennemdedirler. Ceza gününde oraya girerler. Onlar (kâfirler) oradan bir daha da ayrılmazlar.
  14. (13-16) İyiler muhakkak cennette, kötüler de cehennemdedirler. Ceza gününde oraya girerler. Onlar (kâfirler) oradan bir daha da ayrılmazlar.
  15. (13-16) İyiler muhakkak cennette, kötüler de cehennemdedirler. Ceza gününde oraya girerler. Onlar (kâfirler) oradan bir daha da ayrılmazlar.
  16. (13-16) İyiler muhakkak cennette, kötüler de cehennemdedirler. Ceza gününde oraya girerler. Onlar (kâfirler) oradan bir daha da ayrılmazlar.
  17. (17-19) Ceza günü nedir bilir misin? Nedir acaba o ceza günü? O gün hiçbir kimse başkası için bir şey yapamaz. O gün iş Allah´a kalmıştır.
  18. (17-19) Ceza günü nedir bilir misin? Nedir acaba o ceza günü? O gün hiçbir kimse başkası için bir şey yapamaz. O gün iş Allah´a kalmıştır.
  19. (17-19) Ceza günü nedir bilir misin? Nedir acaba o ceza günü? O gün hiçbir kimse başkası için bir şey yapamaz. O gün iş Allah´a kalmıştır.
Yazar: Elmalılı Hamdi Yazır - Kur'an-ı Kerim ve Meali
  1. Gökyüzü çatladığında,
  2. yıldızlar döküldüğünde,
  3. denizler (yarılıp) akıtıldığında,
  4. kabirler deşildiğinde,
  5. bir nefis (herkes) önden neyi gönderdiğini ve neyi bıraktığını bilir.
  6. Ey insan, o lütfu bol olan Rabbine karşı ne aldattı seni?
  7. O ki, seni yarattı, düzenine koydu ve dengeli kıldı.
  8. Seni dilediği herhangi bir biçimde oluşturdu.
  9. Hayır, hayır, doğrusu siz dini yalanlıyor, cezaya inanmıyorsunuz.
  10. Halbuki, üzerinizde gözcüler var.
  11. Değerli, dürüst katipler.
  12. Her ne yaparsanız biliyorlar.
  13. Şüphesiz ki, iyiler Naim (Cenneti) içindedirler.
  14. Ve şüphesiz kötüler de cehennemdedirler.
  15. Din gününde ona yaşlanacaklardır.
  16. Ondan çıkacak da değillerdir.
  17. Sen bildin mi nedir din günü?
  18. Evet, sen bildin mi nedir din günü?
  19. O gün ki, kimse, kimse için hiçbir yardım yapma gücüne sahip olamaz ve o gün buyruk yalnız Allah´ındır!
Yazar: Elmalılı Hamdi Yazır - Kur'an-ı Kerim ve Meali (Sadeleştirilmiş)
  1. Gök çatladığı vakit,
  2. Yıldızlar döküldüğü vakit,
  3. Denizler yarılıp akıtıldığı vakit,
  4. Kabirlerin içi dışına getirildiği vakit,
  5. Herkes neyi önünden gönderdiğini ve neyi geri bıraktığını bilir.
  6. Ey insan! İhsanı bol Rabb´ine karşı seni aldatan nedir?
  7. O Allah ki seni yarattı, seni düzgün yapılı kılıp ölçülü bir biçim verdi.
  8. Seni dilediği her hangi bir şekilde parçalardan oluşturdu.
  9. Hayır hayır, siz cezayı yalanlıyorsunuz.
  10. Oysa üzerinizde koruyucular var.
  11. Değerli yazıcılar
  12. Onlar, siz her ne yaparsanız bilirler
  13. Kuşkusuz iyiler nimet içindedirler.
  14. Kötüler de cehennemdedirler.
  15. Ceza günü ona girecekler.
  16. Onlar o cehennemin gözünden kaçamazlar.
  17. Ceza gününün ne olduğunu sen bilir misin?
  18. Evet, bilir misin nedir acaba o ceza günü?
  19. O gün, hiç kimsenin başkası için hiçbir şeye sahip olamadığı gündür. O gün buyruk yalnız Allah´ındır.
Yazar: Seyyid Kutub - Fizilal-il Kuran
  1. Gök yarıldığı zaman.
  2. Yıldızlar saçıldığı zaman.
  3. Denizler patladığı zaman.
  4. Kabirlerin içi dışına çıktığı zaman.
  5. Herkes neyi öne, neyi geriye aldığını öğrenir.
  6. Ey insan! Seni engin kerem sahibi Rabbine, karşı aldatan nedir?
  7. O, seni yaratan, belini doğrultan ve seni dengeli kılan.
  8. Dilediği biçimde sana şekil veren Rabbine.
  9. Hayır! Aksine siz dini yalanlıyorsunuz.
  10. Şüphesiz başınızda bekçiler vardır.
  11. Şerefli katipler.
  12. Yaptıklarınızı bilirler.
  13. Şüphesiz iyiler cennettedirler.
  14. Kötüler de cehennemdedirler.
  15. Din günü oraya sürülürler.
  16. Oradan bir daha çıkamazlar.
  17. Din gününün ne olduğunu bilir misin sen?
  18. Hem din gününün ne olduğunu sen nereden bileceksin?
  19. O gün kimsenin kimseye faydası olmaz. O gün yetki sadece Allah´ındır.
Yazar: Gültekin Onan - Kur'an-ı Kerim ve Meali
  1. Gök, yarıldığı (fetaret) zaman,
  2. Yıldızlar, dağılıp yayıldığı zaman,
  3. Denizler, fışkırtılıp taşırıldığı zaman,
  4. Ve kabirlerin içi ´deşilip dışa atıldığı´ zaman;
  5. (Artık her) nefs önceden takdim ettiklerini ve ertelediklerini bilip öğrenmiştir.
  6. Ey insan, ´üstün kerem sahibi´ olan rabbine karşı seni aldatıp yanıltan nedir?
  7. Ki O, seni yarattı, ´sana bir düzen içinde biçim verdi´ ve seni bir itidal üzere kıldı.
  8. Dilediği bir surette seni tertib etti.
  9. Asla, hayır; siz dini yalanlıyorsunuz;
  10. Oysa gerçekten sizin üzerinizde koruyucular var,
  11. ´Şerefli üstün´ yazıcılar.
  12. Her yapmakta olduğunuzu bilirler.
  13. Şüphesiz ebrar olanlar, elbette nimetter(le donanmış cennetler) içindedirler.
  14. Ve facirler de elbette ´çılgınca yanan ateşin´ içindedirler.
  15. Onlar, din günü oraya yollanırlar.
  16. Ve ondan ayrılıp kaybolacak değildirler.
  17. Din gününü sana bildiren şey nedir?
  18. Ve yine din gününü sana bildiren şey nedir?
  19. Hiçbir nefsin bir başka nefse herhangi bir şeye güç yetiremeyeceği gündür; o gün buyruk yalnızca Tanrı´nındır.
Yazar: Hasan Basri Çantay - Kur'an Meali - Kur’an-ı Hakim Ve Meal-i Kerim
  1. Gök yarıldığı zaman,
  2. Yıldızlar dağılıb döküldüğü zaman,
  3. Denizler fışkırtıldığı zaman,
  4. Kabirler (in toprağı) alt üst edildiği zaman,
  5. (her) nefs önden ne yolladı, geriye ne bırakdıysa (artık hepsini görüb) bilmişdir (bilecekdir).
  6. Ey insan, O (lütf-ü) keremi bol Rabbine karşı seni aldatan ne?
  7. (O Rabbine karşı) ki seni yaratan, sana (şu) salim uzuvlar (ı) veren, (onları birbirleriyle denk yapmak suretiyle) sana şu nizaam ve i´tidâli bahşedendir O.
  8. Seni dilediği herhangi bir suretde terkîb edendir O.
  9. Hayır (siz Allahın keremine de mağrur olmuyorsunuz). Bil´akis dîni yalan sayıyorsunuz.
  10. Halbuki sizin üstünüzde hakıykî bekçiler,
  11. (Allah indinde) çok şerefli yazıcılar vardır,
  12. Ki onlar ne yapıyorsanız bilirler.
  13. İyiler, hiç şübhesiz Naıym (cennetin) de,
  14. Kötüler ise muhakkak alevli ateşdedirler.
  15. Dîn (ceza) günü oraya gireceklerdir.
  16. Ve onlar bundan ayrılanlar da değildir.
  17. O dîn günü nedir? (Bunu) sana hangi şey öğretdi?
  18. O dîn günü nedir? Tekrar (bunu) sana hangi şey öğretdi?
  19. O, öyle bir gündür ki hiçbir kimse kimseye, hiçbir şeyle fâide vermiye muktedir olamayacakdır. O gün emir (yalınız) Allahındır.
Yazar: İbni Kesir - Büyük Kuran Tefsiri
  1. Gök yarıldığı zaman;
  2. Yıldızlar saçıldığı zaman;
  3. Denizler kaynaştığı zaman;
  4. Kabirlerin içi dışına getirildiği zaman;
  5. Kişi neyi takdim edip neyi te´hir ettiğini bilir.
  6. Ey insan; keremi bol Rabbına karşı seni ne aldattı?
  7. O ki; seni yaratmış, sana şekil vermiş ve düzeltmiştir.
  8. Seni istediği şekilde terkib etmiştir.
  9. Hayır; bilakis siz, dini yalan sayıyorsunuz.
  10. Halbuki sizin üzerinizde koruyucular vardır.
  11. Çok şerefli yazıcılar.
  12. Ne yaptığınızı bilirler.
  13. Şüphesiz ki iyiler; Cennettedirler.
  14. Ve şüphesiz ki, kötüler de alevli ateştedirler.
  15. Din günü oraya girerler.
  16. Ve orada kaybolacak değildirler.
  17. Din gününün ne olduğunu sen nereden bileceksin.
  18. Yine sen nereden bileceksin, din gününün ne olduğunu?
  19. O, öyle bir gündür ki; kimse kimseye hiçbir şeyle fayda sağlamaz. Ve o gün, emir Allah´ındır.
Yazar: İskender Ali Mihr - Kur'ân-ı Kerim Lafz-ı ve Ruhu Tefsiri
  1. Sema çatlayıp yarıldığı zaman.
  2. Ve yıldızlar dağıldığı zaman.
  3. Ve denizler kabarıp karıştığı zaman.
  4. Ve kabirler alt üst edildiği (ölüler dışarı çıkarıldığı) zaman.
  5. (Her) nefs ne takdim ettiğini (yaptığını) ve neyi tehir ettiğini (yapmadığını) bilmiştir.
  6. Ey insan! Kerim olan Rabbine karşı seni aldatan (mağrur kılan) nedir?
  7. O (senin Rabbin) ki, seni yarattı, sonra seni sevva etti (dizayn etti), sonra da düzen üzere seni dengeli, sağlıklı kıldı.
  8. Dilediği surette (şekilde) seni terkip etti (farklı genetik şifreleri biraraya getirip (her insana) farklı suretler verdi).
  9. Hayır, bilâkis siz dîni yalanlıyorsunuz.
  10. Ve muhakkak ki, sizin üzerinizde mutlaka (hıfzeden) hafaza melekleri vardır.
  11. Şerefli yazıcılar (kaydediciler) olarak.
  12. Yaptığınız şeyleri bilirler.
  13. Muhakkak ki ebrar olanlar, elbette ni´metler içindedir.
  14. Ve muhakkak ki füccar, mutlaka alevli ateş içindedir.
  15. Dîn günü ona (alevli ateşe) yaslanırlar (atılırlar).
  16. Ve onlar, ondan (alevli ateşten) gaib olacak (kaybolacak, yanıp bitecek) değillerdir.
  17. Ve dîn gününün ne olduğunu sana bildiren nedir?
  18. Sonra (evet), dîn gününün ne olduğunu sana bildiren nedir?
  19. O gün bir nefs, diğer bir nefs için bir şeye (güç yetirmeye) malik değildir. Ve izin günü emir Allah´ındır.
Yazar: Muhammed Esed - Kur'an Mesajı Meal-Tefsir
  1. Gökyüzü parçalanıp yarıldığında,
  2. ve yıldızlar dağılıp savrulduğunda,
  3. denizler kabarıp taştığında,
  4. ve kabirler alt üst olduğunda,
  5. her insan, (sonunda,) ilerisi için ne hazırladığını ve (bu dünyada) ne bıraktığını anlayacaktır.
  6. Ey insan! Nedir seni lütuf sahibi Rabbinden uzaklaştıran,
  7. seni yaratan ve varlık amacına uygun olarak şekillendiren, tabiatını adil ölçüler içinde oluşturan,
  8. ve seni dilediği şekilde bir araya getiren (Rabbinden)?
  9. Hayır, (ey insanlar,) siz (Allah´ın) hükmünü yalanla(maya ne zaman kalkıştıysanız Allah´tan uzaklaş)tınız!
  10. Halbuki üzerinizde gözetleyici güçler vardır,
  11. değerli kaydedici(ler),
  12. yaptığınız her şeyin farkında olan!
  13. Bakın, (öteki dünyada) gerçek erdem sahipleri nimetler içinde bulunacaklar,
  14. kötü ruhlular ise yakıcı bir ateş içinde,
  15. (bir ateş ki) Hesap Günü ortasına düşerler,
  16. ve ondan kurtulmaları mümkün olmaz.
  17. Hesap Günü nedir bilir misin?
  18. Ve bir kez daha: Hesap Günü nedir bilir misin?
  19. Hiçbir insanın başka birine zerre fayda sağlayamayacağı bir Gün(dür o) çünkü o Gün (açık seçik görülecektir ki) hakimiyet yalnız Allah´a aittir.
Yazar: Ömer Nasuhi Bilmen - Kur’an-ı Kerim ve Türkçe Meali
  1. Göğün yarıldığı vakit.
  2. Ve yıldızlar dökülüp dağıldığı vakit.
  3. (3-5) Ve denizlerin kaynayıp aktığı vakit. Ve mezarların alt üst olduğu vakit. Herkes, neyi ileri sürmüş ve neyi geriye bırakmış olduğunu bilir.
  4. (3-5) Ve denizlerin kaynayıp aktığı vakit. Ve mezarların alt üst olduğu vakit. Herkes, neyi ileri sürmüş ve neyi geriye bırakmış olduğunu bilir.
  5. (3-5) Ve denizlerin kaynayıp aktığı vakit. Ve mezarların alt üst olduğu vakit. Herkes, neyi ileri sürmüş ve neyi geriye bırakmış olduğunu bilir.
  6. Ey insan! Seni o kerîm Rabbine karşı ne şey aldattı?
  7. (7-8) O Rabbin ki, seni yarattı, sonra seni düzeltti de mutedil bir halde kıldı. Dilediği bir surette seni terkip etti.
  8. (7-8) O Rabbin ki, seni yarattı, sonra seni düzeltti de mutedil bir halde kıldı. Dilediği bir surette seni terkip etti.
  9. Hayır hayır..Siz belki dini yalanlıyorsunuz.
  10. (10-12) Ve şüphe yok ki, sizin üzerinizde bekçiler vardır. Çok mükerrem yazıcılar vardır. Ne yapar olduklarınızı bilirler.
  11. (10-12) Ve şüphe yok ki, sizin üzerinizde bekçiler vardır. Çok mükerrem yazıcılar vardır. Ne yapar olduklarınızı bilirler.
  12. (10-12) Ve şüphe yok ki, sizin üzerinizde bekçiler vardır. Çok mükerrem yazıcılar vardır. Ne yapar olduklarınızı bilirler.
  13. Şüphe yok ki, muttakî zâtlar, hoş nîmetler içindedirler.
  14. (14-16) Ve muhakkak ki, facirler de yakıcı ateş içindedirler. Ceza günü oraya yaslanacaklardır. Ve onlar, ondan gaip olanlar değildirler.
  15. (14-16) Ve muhakkak ki, facirler de yakıcı ateş içindedirler. Ceza günü oraya yaslanacaklardır. Ve onlar, ondan gaip olanlar değildirler.
  16. (14-16) Ve muhakkak ki, facirler de yakıcı ateş içindedirler. Ceza günü oraya yaslanacaklardır. Ve onlar, ondan gaip olanlar değildirler.
  17. Ceza gününün ne olduğunu sana ne şey bildirdi?
  18. Sonra ceza gününün ne olduğunu sana ne şey öğretmiş oldu?
  19. O günde hiçbir şahıs, bir şahıs için bir şeye malik olamaz. O günde emir, ancak Allah´a mahsustur.
Yazar: Suat Yıldırım - Kura'an-ı Hakim ve Açıklamalı Meali
  1. Gök yarıldığı zaman..
  2. Yıldızlar parçalanıp etrafa saçıldığı zaman..
  3. Denizler birbirine katılıp tek deniz haline geldiği zaman..
  4. Kabirlerin içi dışına çıkarıldığı zaman..
  5. İşte o zaman!.. Her kişi ne yapıp ne yapmadığını iyice anlayacaktır
  6. Ey insan, nedir seni o kerim Rabbin hakkında aldatan
  7. O değil mi seni yaratan, bütün vücud sistemini düzenleyen ve sana dengeli bir hilkat veren
  8. Ve seni dilediği bir surette terkib eden
  9. Hayır, yanlış yapıyorsunuz! Siz tutup dini, dirilip hesap vermeyi yalan sayıyorsunuz
  10. Halbuki yanınızdan ayrılmayan muhafızlar var
  11. O muhafızlar değerli, şerefli kâtiplerdir
  12. Yaptığınız her şeyi bilip yazarlar.
  13. İyi ve hayırlı insanlar naîm cennetinde, nimetler içindedirler
  14. Yoldan sapan kâfirler ise ateştedirler
  15. Onlar yalan saydıkları hesap günü oraya girerler
  16. Hem oradan hiç ayrılmazlar
  17. O din gününün, o hesap gününün ne olduğunu sen bilir misin
  18. Evet, bir daha söylüyorum: Din gününün ne olduğunu sen bilir misin
  19. O, kimsenin kimseye hiç fayda veremeyeceği bir gün!O gün, bütün hüküm ve yetki, yalnız Allah´ın!
Yazar: Süleyman Ateş - Kuran'ı Kerim Meali
  1. Gök yarıldığı zaman,
  2. Yıldızlar saçıldığı zaman,
  3. Denizler fışkırtıldığı zaman,
  4. Kabirlerin içi dışına getirildiği zaman,
  5. Her can, ne (yapıp) öne sürdüğünü ve ne (yapmayıp) geride bıraktığını bilir.
  6. Ey insan, seni engin kerem sâhibi Rabbine karşı ne aldatıp isyâna sürükledi?
  7. O (Rab) ki seni yarattı, seni düzenledi, sana ölçülü bir biçim verdi.
  8. Seni(n organlarını) dilediği şekilde birbirine ekledi.
  9. Hayır, (bu gururunuzun sebebi şudur) siz cezâ (görme)yi yalanlıyorsunuz.
  10. Oysa üzerinizde koruyucu (yaptıklarınızı zabtedici melek)ler vardır;
  11. Değerli yazıcılar,
  12. Yaptığınız herşeyi bilirler.
  13. İyiler ni´met içindedirler.
  14. Kötüler de yakıcı ateş içindedirler.
  15. Cezâ günü oraya girerler.
  16. Onlar ondan (hiçbir yere kaçıp) kaybolacak değillerdir.
  17. Cezâ gününün ne olduğunu sen nereden bileceksin?
  18. Ve yine cezâ gününün ne olduğunu sen nereden bileceksin?
  19. O, kimsenin kimseye yardım edemeyeceği bir gündür! O gün buyruk, yalnız Allah´ındır.
Yazar: Şaban Piriş - Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
  1. Gök yarıldığı..
  2. Yıldızlar/gezegenler dağılıp, parçalandığı..
  3. Denizler taşırıldığı..
  4. Kabirlerin içi dışına çıkarıldığı zaman..
  5. Kişi ne hazırlamış olduğunu ne ertelemiş olduğunu bilecektir.
  6. (6-7) -Ey insan, seni yaratan ve seni düzenleyip, sana biçim veren, çok cömert ve bağışlayıcı Rabbine karşı seni aldatan nedir?
  7. (6-7) -Ey insan, seni yaratan ve seni düzenleyip, sana biçim veren, çok cömert ve bağışlayıcı Rabbine karşı seni aldatan nedir?
  8. O, seni dilediği sûrette tertip etti.
  9. Hayır, aksine dini/hesabı yalanlıyorsunuz.
  10. Oysa üzerinizde kaydediciler var.
  11. Şerefli yazıcılar/Kiramen katibin.
  12. Ne yaptığınızı biliyorlar.
  13. İyiler, elbette nimetler içinde olacaktır.
  14. Kötüler/günahkarlar ise kesinlikle cehennemdedir.
  15. Din günü oraya atılacaklardır.
  16. Onlar, oradan kaybolacak değillerdir.
  17. -Sana bildiren nedir? Din gününün ne olduğunu..
  18. Yine, Din gününün ne olduğunu Sana bildiren nedir?
  19. Hiç kimsenin, hiç kimseye sahip olamayacağı bir gündür. O gün, emir sadece, Allah’ındır.
Yazar: Ebu'l Al'a Mevdudi - Tefhim-ul Kuran
  1. Gök, çatlayıp yarıldığı zaman,
  2. Yıldızlar, dağılıp yayıldığı zaman,
  3. Denizler, fışkırtılıp taşırıldığı zaman,
  4. Ve kabirlerin içi ´deşilip dışa atıldığı´ zaman;
  5. (Artık her) Nefis, önceden takdim ettiklerini ve ertelediklerini bilip öğrenmiştir.
  6. Ey insan, ´üstün kerem sahibi´ olan Rabbine karşı seni aldatıp yanıltan nedir?
  7. Ki O, seni yarattı, ´sana bir düzen içinde biçim verdi´ ve seni itidal üzere kıldı.
  8. Dilediği bir surette seni tertib etti.
  9. Asla, Hayır; siz dini yalanlıyorsunuz;
  10. Oysa gerçekten sizin üzerinizde koruyucular var,
  11. ´Şerefli üstün´ yazıcılar.
  12. Her yapmakta olduğunuzu bilirler.
  13. Hiç şüphesiz ebrar olanlar, elbette nimetler(le donatılmış cennetler) içindedirler.
  14. Ve hiç şüphesiz facir (kötü) olanlar da, elbette çılgınca yanan ateşin içindedirler.
  15. Onlar, din günü oraya yollanırlar.
  16. Ve kendileri ondan ayrılıp kaybolacak değildirler.
  17. Din gününü sana bildiren şey nedir?
  18. Ve yine din gününü sana bildiren şey nedir?
  19. Hiçbir nefsin bir başka nefse herhangi bir şeye güç yetiremeyeceği gündür; o gün emir yalnızca Allah´ındır.
Yazar: Yaşar Nuri Öztürk - Kur'an-ı Kerim Meali
  1. Gök çatlayıp yarıldığı zaman,
  2. Yıldızlar dökülüp saçıldığı zaman,
  3. Denizler fışkırtıldığı zaman,
  4. Kabirler deşildiği zaman,
  5. Benlik, bilmiş olacaktır önden gönderdiğini de arkaya bıraktığını da.
  6. Ey insan! O sonsuz cömertliğin sahibi Kerîm Rabbine karşı seni aldatıp gururlu kılan nedir?!
  7. Rabbin ki seni yarattı, düzgün hale koydu, en güzel ölçülerle şekillendirdi.
  8. Dilediği herhangi bir biçimde seni oluşturdu.
  9. Hayır, iş sanıldığı gibi değil! Siz dini yalanlıyorsunuz.
  10. Ve şu kuşkusuz ki, sizin üzerinizde koruyucular-bekçiler var.
  11. Çok değerli yazıcılar,
  12. Bilirler yapmakta olduğunuzu.
  13. Şu da kuşkusuz: İyiler tam bir nimet içindedir,
  14. Kötülerse cehennemin ta ortasında.
  15. Din günü girerler oraya.
  16. Onlar ondan, görülmeyecek şekilde uzaklaşmış değillerdir.
  17. Din gününün ne olduğunu sana bildiren nedir?
  18. Evet, din gününün ne olduğunu sana bildiren nedir?
  19. Bir gündür ki o, bir benlik bir başka benlik için hiçbir şeye güç yetiremez. O gün, buyruk yalnız Allah´ındır!