Târık

الطَّارِقِ

Yazar: Abdulbakî Gölpınarlı - Kur'an-ı Kerim ve Meali
  1. Andolsun göğe ve geceleyin gelene.
  2. Ve bilir misin nedir geceleyin gelen?
  3. Parıl-parıl parlıyan yıldız.
  4. Hiçbir kimse yoktur ki onun bir gözetip koruyan memuru bulunmasın.
  5. Artık insan, bir baksın neden yaratıldı?
  6. Yaratıldı sıçrayarak akan bir sudan.
  7. Belden çıkar ve kaburga kemiklerinin arasından.
  8. Şüphe yok ki ölümden sonra tekrar onu hayâta döndürmiye de gücü yeter.
  9. O gün, bütün gizli şeyler, meydana vurulur.
  10. Artık onun ne bir gücü kalır, ne de ona yardım eden olur.
  11. Andolsun yağmur yağdıran göğe.
  12. Ve nebat bitirmek için çatlayıp yarılan yere.
  13. Şüphe yok ki o, her şeyi ayırt eden kesin bir söz elbet.
  14. Ve o, şaka değil elbet.
  15. Şüphe yok ki onlar, bir düzendir, kurup duruyorlar.
  16. Ve ben de onlara karşı koyup duruyorum.
  17. Artık mühlet ver kâfirlere mühlet ver onlara az bir müddet.
Yazar: Adem Uğur - Kur'an-ı Kerim ve Meali
  1. Gökyüzüne ve târıka (sabah yıldızına) yemin ederim.
  2. Târıkın ne olduğunu nereden bileceksin?
  3. (O, karanlığı) delen yıldızdır.
  4. Hiç kimse yoktur ki üzerinde bir koruyucu, bir denetleyici bulunmasın.
  5. İnsan neden yaratıldığına bir baksın!
  6. Atılan bir sudan yaratıldı.
  7. (O su) sırt ile göğüs kafesi arasından çıkar.
  8. İşte Allah (başlangıçta bu şekilde yarattığı) insanı tekrar yaratmaya da kadirdir.
  9. Gizlenenlerin ortaya döküldüğü gün
  10. O gün insan için ne bir güç ne de bir yardımcı vardır.
  11. Dönüş sahibi olan (yağmur yağdıran) göğe, yemin ederim ki,
  12. (Nebat ile) yarılan yere,
  13. Şüphesiz Kur´an, (hak ile bâtılı) ayıran bir sözdür.
  14. O, asla bir şaka değildir.
  15. Onlar bir tuzak kurarlar,
  16. Ben de bir tuzak kurarım.
  17. Onun için Kâfirlere mühlet ver, onları biraz kendi hallerine bırak (pek yakında desteğimiz sana gelecek).
Yazar: Ali Bulaç - Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı Meal ve Sözlük
  1. Göğe ve Tarık´a andolsun,
  2. Tarık´ın ne olduğunu sana bildiren nedir?
  3. (Karanlığı) Delen yıldızdır.
  4. Üzerinde gözetleyici-koruyucu bulunmayan hiçbir nefis (kimse) yoktur.
  5. İnsan bir baksın, hangi şeyden yaratıldı?
  6. Dökülüp atılan bir sudan yaratıldı.
  7. (Bu su,) Bel kemiği ile kaburgalar arasında(ki organlar)dan çıkar.
  8. Şüphesiz (Allah), onu yeniden-döndürmeye güç yetirendir.
  9. Sırların orta yere çıkarılacağı gün;
  10. Artık onun ne gücü vardır, ne yardımcısı.
  11. Dönüşlü olan göğe andolsun.
  12. Yarılan yere de.
  13. Şüphesiz o (Kur´an), ayırdeden bir sözdür.
  14. O, bir şaka değildir.
  15. Doğrusu onlar, hileli bir düzen planlayıp kuruyorlar;
  16. Ben de bir düzen kurup hazırlıyorum.
  17. Sen kafirlere bir mühlet ver, az bir süre tanı.
Yazar: Ali Fikri Yavuz - Kur'an-ı Kerim ve İzahlı Meal-i Alisi
  1. And olsun semâya ve Târık’a...
  2. Bildin mi, Târık ne?
  3. O, ışık saçan yıldızdır; (Zuhal yıldızıdır).
  4. (İşte and olsun o semâya ve bu Târık’a ki), hiç bir nefis yoktur ki, üzerinde bir gözetleyici (melek) olmasın...
  5. Şimdi insan baksın (düşünsün): Neden yaratıldı?
  6. Atılan bir sudan yaratıldı.
  7. (O su, erkeklerde) bel kemiği ve (kadınlarda) göğüs kemikleri arasından çıkar.
  8. (Bu şekilde yaratılan bir insanı) elbette Allah, öldürdükten sonra diriltmeye kâdirdir.
  9. Bütün esrarın ortaya döküleceği o kıyamet günü,
  10. Artık insan için ne bir kuvvet vardır, ne de bir yardımcı...
  11. And olsun, o yağmur sahibi semâya,
  12. (Nebat bitirmek için) yarılan arza ki,
  13. Muhakkak o Kur’an (hak ile batıl arasını) ayırd eden kesin bir hükümdür.
  14. O, bir eğlence değildir.
  15. Doğrusu (Kur’an’ın nurunu söndürmek için, Mekke’li) o müşrikler hep hile kuruyorlar.
  16. Ben de onların hilelerine karşı (kendilerine) ceza veriyorum.
  17. Onun için, o kâfirlere mühlet ver. Onlara az bir mühlet ver...
Yazar: Bekir Sadak - Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlatımı
  1. Goge ve gece ortaya cikana and olsun.
  2. Gece ortaya cikanin ne oldugunu sen bilir misin?
  3. O, isigiyla karanligi delen yildizdir.
  4. Uzerinde gozetici olmayan kimse yoktur.
  5. Oyleyse insan neden yaratildigina bir baksin.
  6. (6-7) O, erkek ve kadinin beli ile gogusleri arasindan atilagelen bir sudan yaratilmistir.
  7. (6-7) O, erkek ve kadinin beli ile gogusleri arasindan atilagelen bir sudan yaratilmistir.
  8. (8-9) suphesiz Allah, gizliliklerin ortaya cikacagi gun, insani tekrar yaratmaya Kadir´dir.
  9. (8-9) suphesiz Allah, gizliliklerin ortaya cikacagi gun, insani tekrar yaratmaya Kadir´dir.
  10. O gun, insanin gucu de, yardimcisi da olmaz.
  11. (11-12) Yagmurun donusunu saglayan goge ve yarilan yeryuzune and olsun ki,
  12. (11-12) Yagmurun donusunu saglayan goge ve yarilan yeryuzune and olsun ki,
  13. Dogrusu bu Kuran kesin bir sozdur.
  14. O, eglence icin degildir.
  15. Gercekten onlar duzen kuruyorlar.
  16. Ben de bir duzen kurmaktayim.
  17. Sen inkarcilara mehil ver; onlara mukabeleyi biraz geri birak. *
Yazar: Celal Yıldırım - Tefsirli Kur'an-ı Kerim Meali
  1. Göğe ve târıka and olsun.
  2. Tarık´ın ne olduğunu bilir misin?
  3. O ışıklar saçarak karanlığı delip geçen yıldızdır.
  4. Hiçbir canlı yoktur ki üzerinde koruyup gözeten bulunmasın.
  5. İnsan neden (hangi şeyden) yaratıldığına bir baksın ;
  6. Fışkırıp akan bir sudan yaratıldı ki,
  7. O, bel nahiyesi ile göğüsler nahiyesinden (oluşup) çıkar.
  8. Elbette Allah´ın onu (öldürdükten sonra) döndürmeye kudreti yeter.
  9. O gün gizli şeyler ortaya çıkar.
  10. Artık onun için ne bir kuvvet, ne de bir yardımcı vardır.
  11. Dönüp dolaşan göğe (ondaki cisimlere) and olsun,
  12. Sürülüp yarılmaya elverişli yere and olsun,
  13. Ki bu Kur´ân (Hakkı bâtıldan, doğruyu eğriden) ayırd eden bir sözdür.
  14. O, alay ve eğlence değildir.
  15. Onlar elbette bir tuzak kuruyorlar ;
  16. Ben de bir tuzak kuruyorum.
  17. Onun için sen, inkarcılara mehil ver, onları bir süre (kendi hallerine) bırak..
Yazar: Diyanet - Diyanet 1
  1. Göğe ve târıka andolsun.
  2. Târıkın ne olduğunu sen ne bileceksin?
  3. O, (ışığıyla karanlığı) delen yıldızdır.
  4. Hiçbir kimse yoktur ki, üzerinde koruyucu bulunmasın.
  5. Öyleyse insan neden yaratıldığına bir baksın.
  6. Fışkırıp çıkan bir sudan yaratıldı.
  7. Bu su, bel ile kaburga kemikleri arasından çıkar.
  8. Şüphesiz Allah’ın onu, öldükten sonra tekrar diriltmeye de gücü yeter.
  9. Bütün sırların yoklanacağı günü hatırla!
  10. (O gün) artık insan için ne bir kuvvet vardır, ne de bir yardımcı.
  11. Yağmurlu göğe andolsun,
  12. Yarık yarık çatlamış yere andolsun.
  13. Şüphesiz o Kur’an, hak ile batılı ayırd eden bir sözdür.
  14. O, boş bir söz değildir.
  15. Şüphesiz onlar bir tuzak kurarlar,
  16. Ben de bir tuzak kurarım.
  17. Artık sen inkârcılara mühlet ver; onlara biraz zaman tanı!
Yazar: Diyanet - Diyanet 2
  1. (1-4) Gökyüzüne ve târıka (sabah yıldızına) yemin ederim. Târıkın ne olduğunu nereden bileceksin? (O, karanlığı) delen yıldızdır. Hiç kimse yoktur ki üzerinde bir koruyucu, bir denetleyici bulunmasın.
  2. (1-4) Gökyüzüne ve târıka (sabah yıldızına) yemin ederim. Târıkın ne olduğunu nereden bileceksin? (O, karanlığı) delen yıldızdır. Hiç kimse yoktur ki üzerinde bir koruyucu, bir denetleyici bulunmasın.
  3. (1-4) Gökyüzüne ve târıka (sabah yıldızına) yemin ederim. Târıkın ne olduğunu nereden bileceksin? (O, karanlığı) delen yıldızdır. Hiç kimse yoktur ki üzerinde bir koruyucu, bir denetleyici bulunmasın.
  4. (1-4) Gökyüzüne ve târıka (sabah yıldızına) yemin ederim. Târıkın ne olduğunu nereden bileceksin? (O, karanlığı) delen yıldızdır. Hiç kimse yoktur ki üzerinde bir koruyucu, bir denetleyici bulunmasın.
  5. (5-8) İnsan neden yaratıldığına bir baksın! Atılan bir sudan yaratıldı. (O su) sırt ile göğüs kafesi arasından çıkar. İşte Allah (başlangıçta bu şekilde yarattığı) insanı tekrar yaratmaya da kadirdir.
  6. (5-8) İnsan neden yaratıldığına bir baksın! Atılan bir sudan yaratıldı. (O su) sırt ile göğüs kafesi arasından çıkar. İşte Allah (başlangıçta bu şekilde yarattığı) insanı tekrar yaratmaya da kadirdir.
  7. (5-8) İnsan neden yaratıldığına bir baksın! Atılan bir sudan yaratıldı. (O su) sırt ile göğüs kafesi arasından çıkar. İşte Allah (başlangıçta bu şekilde yarattığı) insanı tekrar yaratmaya da kadirdir.
  8. (5-8) İnsan neden yaratıldığına bir baksın! Atılan bir sudan yaratıldı. (O su) sırt ile göğüs kafesi arasından çıkar. İşte Allah (başlangıçta bu şekilde yarattığı) insanı tekrar yaratmaya da kadirdir.
  9. (9-10) Gizlenenlerin ortaya döküldüğü günde insan için ne bir güç ne de bir yardımcı vardır.
  10. (9-10) Gizlenenlerin ortaya döküldüğü günde insan için ne bir güç ne de bir yardımcı vardır.
  11. (11-17) Dönüş sahibi olan (yağmur yağdıran) göğe, (nebat ile) yarılan yere yemin ederim ki Kur´an, (hak ile bâtılı) ayıran bir sözdür. O, asla bir şaka değildir. Onlar bir tuzak kurarlar, ben de bir tuzak kurarım. Kâfirlere mühlet ver, onları biraz kendi hallerine bırak (pek yakında desteğimiz sana gelecek).
  12. (11-17) Dönüş sahibi olan (yağmur yağdıran) göğe, (nebat ile) yarılan yere yemin ederim ki Kur´an, (hak ile bâtılı) ayıran bir sözdür. O, asla bir şaka değildir. Onlar bir tuzak kurarlar, ben de bir tuzak kurarım. Kâfirlere mühlet ver, onları biraz kendi hallerine bırak (pek yakında desteğimiz sana gelecek).
  13. (11-17) Dönüş sahibi olan (yağmur yağdıran) göğe, (nebat ile) yarılan yere yemin ederim ki Kur´an, (hak ile bâtılı) ayıran bir sözdür. O, asla bir şaka değildir. Onlar bir tuzak kurarlar, ben de bir tuzak kurarım. Kâfirlere mühlet ver, onları biraz kendi hallerine bırak (pek yakında desteğimiz sana gelecek).
  14. (11-17) Dönüş sahibi olan (yağmur yağdıran) göğe, (nebat ile) yarılan yere yemin ederim ki Kur´an, (hak ile bâtılı) ayıran bir sözdür. O, asla bir şaka değildir. Onlar bir tuzak kurarlar, ben de bir tuzak kurarım. Kâfirlere mühlet ver, onları biraz kendi hallerine bırak (pek yakında desteğimiz sana gelecek).
  15. (11-17) Dönüş sahibi olan (yağmur yağdıran) göğe, (nebat ile) yarılan yere yemin ederim ki Kur´an, (hak ile bâtılı) ayıran bir sözdür. O, asla bir şaka değildir. Onlar bir tuzak kurarlar, ben de bir tuzak kurarım. Kâfirlere mühlet ver, onları biraz kendi hallerine bırak (pek yakında desteğimiz sana gelecek).
  16. (11-17) Dönüş sahibi olan (yağmur yağdıran) göğe, (nebat ile) yarılan yere yemin ederim ki Kur´an, (hak ile bâtılı) ayıran bir sözdür. O, asla bir şaka değildir. Onlar bir tuzak kurarlar, ben de bir tuzak kurarım. Kâfirlere mühlet ver, onları biraz kendi hallerine bırak (pek yakında desteğimiz sana gelecek).
  17. (11-17) Dönüş sahibi olan (yağmur yağdıran) göğe, (nebat ile) yarılan yere yemin ederim ki Kur´an, (hak ile bâtılı) ayıran bir sözdür. O, asla bir şaka değildir. Onlar bir tuzak kurarlar, ben de bir tuzak kurarım. Kâfirlere mühlet ver, onları biraz kendi hallerine bırak (pek yakında desteğimiz sana gelecek).
Yazar: Elmalılı Hamdi Yazır - Kur'an-ı Kerim ve Meali
  1. Andolsun o gökyüzüne ve Tarık´a,
  2. Bildin mi Tarık nedir?
  3. O karanlığı delen (parlak) yıldızdır.
  4. Hiçbir kimse yoktur ki, üzerinde bir gözetleyici olmasın.
  5. Onun için insan bir düşünsün neden yaratıldığını!
  6. Bir atılgan sudan yaratıldı.
  7. Ki, arka kemiği ile göğüs kemikleri arasından çıkar.
  8. Elbette O, onu döndürmeğe kadirdir.
  9. Bütün sırların yoklanacağı gün,
  10. o zaman ne bir gücü vardır, ne de bir yardımcısı.
  11. Andolsun o dönüşlü göğe,
  12. yarılan yere,
  13. ki, o her halde keskin bir hükümdür.
  14. O asla şaka değildir!
  15. Haberin olsun ki, onlar hep hile kuruyorlar.
  16. Ben de hilelerine kaşı hile kurarım.
  17. Onun için o kafirlere mühlet ver, biraz daha süre tanı onlara!
Yazar: Elmalılı Hamdi Yazır - Kur'an-ı Kerim ve Meali (Sadeleştirilmiş)
  1. Andolsun o göğe ve Târık´a,
  2. Târık nedir, bildin mi?
  3. O, karanlığı delen yıldızdır.
  4. Hiçbir nefis yoktur ki başında bir denetleyici bulunmasın.
  5. Onun için insan neden yaratıldığına bir baksın.
  6. Atılan bir sudan yaratıldı.
  7. O su, erkeğin sulbü ile kadının göğüs kemikleri arasından çıkar.
  8. Elbette Allah´ın onu döndürmeye gücü yeter.
  9. O gün bütün sırlar yoklanıp, meydana çıkarılır.
  10. İnsanın o gün ne bir gücü vardır, ne de bir yardımcısı.
  11. Andolsun o dönüşlü göğe,
  12. O yarılıp çatlayan yere,
  13. Kuşkusuz Kur´ân, ayırıcı bir sözdür.
  14. O asla bir şaka değildir.
  15. Haberin olsun ki, kâfirler hep hile kuruyorlar.
  16. Ben de hilelerine karşılık veririm.
  17. Onun için sen kâfirlere mühlet ver, onlara az bir zaman tanı.
Yazar: Seyyid Kutub - Fizilal-il Kuran
  1. Göğe ve târıka and olsun.
  2. Târıkın ne olduğunu bilir misin sen?
  3. O karanlığı delen yıldızdır.
  4. Hiçbir can yoktur ki başında bir koruyucu olmasın.
  5. Öyleyse insan neden yaratıldığına bir baksın.
  6. Fışkıran su damlacığından yaratıldı.
  7. Bel ile kaburga kemikleri arasından çıkan.
  8. Allah onu tekrar yaratmaya kadirdir.
  9. Gizli işlerin ortaya çıkarıldığı günde.
  10. Onun hiçbir gücü ve hiçbir yardımcısı olmaz.
  11. Yağmurun sahibi göğe.
  12. Bitkinin yeşerdiği yere andolsun ki.
  13. Şüphesiz Kur´an kesin bir sözdür.
  14. O saçma bir söz değildir.
  15. Onlar bir tuzak kuruyorlar.
  16. Ben de bir tuzak kuruyorum.
  17. Sen kâfirlere mühlet ver. Onlara biraz zaman tanı.
Yazar: Gültekin Onan - Kur'an-ı Kerim ve Meali
  1. Göğe ve Tarık´a andolsun,
  2. Tarık´ın ne olduğunu sana bildiren nedir?
  3. (Karanlığı) Delen yıldızdır.
  4. Üzerinde gözetleyici koruyucu bulunmayan hiçbir nefs (kimse) yoktur.
  5. İnsan bir baksın, hangi şeyden yaratıldı?
  6. Dökülüp atılan bir sudan yaratıldı.
  7. (Bu su,) Bel kemiği ile kaburgalar arasında(ki organlar)dan çıkar.
  8. Şüphesiz (Tanrı), onu yeniden döndürmeye güç yetirendir.
  9. Sırların orta yere çıkarılacağı gün;
  10. Artık onun ne gücü vardır, ne yardımcısı.
  11. Dönüşlü olan göğe andolsun.
  12. Yarılan yere de.
  13. Şüphesiz o (Kuran), ayırdeden bir sözdür.
  14. O, bir şaka değildir.
  15. Doğrusu onlar, hileli bir düzen planlayıp kuruyorlar;
  16. Ben de bir düzen kurup hazırlıyorum.
  17. Sen kafirlere bir mühlet ver, az bir süre tanı.
Yazar: Hasan Basri Çantay - Kur'an Meali - Kur’an-ı Hakim Ve Meal-i Kerim
  1. Andolsun o göğe ve Taarıka.
  2. «Taarık» ın ne olduğunu sana hangi şey bildirdi?
  3. (O, zıyâsiyle karanlığı) delen yıldızdır.
  4. Hiçbir nefs haaric değildir, ille onun üzerinde bir gözeten vardır.
  5. Şimdi, insan hangi şeyden yaratıldı? (İbretle) baksın.
  6. O, atılıb dökülen bir sudan yaratılmışdır,
  7. Ki (erkeğin) arka kemiği ile (kadının) göğüs kemikleri arasından çıkıyor o.
  8. Şübhe yok ki (Allah) onu (tekrar diriltib) döndürmiye elbette kaadirdir,
  9. o günde ki (bütün) sırlar yoklanıb meydana çıkarılacakdır.
  10. Artık onun için ne bir kudret, ne de bir yardımcı yokdur.
  11. Andolsun o dönüş saahibi olan göğe,
  12. o (nebat ile) yarılan yere ki,
  13. Hakıykaten o (Kur´an) hak ile (baatılı ayırd eden) kat´î bir kelâmdır.
  14. O, bir şaka değildir.
  15. Hakıykat, onlar alabildiklerine hileler düzerler.
  16. Ben de onların hilelerini (ceza ile) karşılarım.
  17. (Habîbim) sen şimdilik o kâfirlere mühlet ver, onları biraz gecikdiriver.
Yazar: İbni Kesir - Büyük Kuran Tefsiri
  1. Andolsun göğe ve Tarık´a.
  2. Nereden bileceksin sen Tarık´ın ne olduğunu?
  3. O, delen yıldızdır.
  4. Hiç bir nefis yoktur ki mutlaka onun üzerinde bir gözeten bulunmasın.
  5. Şu halde insan bir baksın, neden yaratılmıştır?
  6. O, atılıp dökülen bir sudan yaratılmıştır.
  7. Bel kemiği ile göğüslerin arasından çıkar.
  8. Şüphe yok ki O, onu yeniden döndürmeye kadirdir.
  9. O gün, sırlar yoklanıp meydana çıkarılacaktır.
  10. Artık onun gücü de, yardımcısı da yoktur.
  11. Andolsun o dönüş yeri olan göğe.
  12. Ve yarılan yere,
  13. Ki doğrusu bu, kesin bir sözdür,
  14. Ve o, bir şaka değildir.
  15. Gerçekten onlar düzen kuruyorlar,
  16. Ben de bir düzen kurmaktayım.
  17. Sen; şimdilik kafirlere mühlet ver, onları biraz geciktir.
Yazar: İskender Ali Mihr - Kur'ân-ı Kerim Lafz-ı ve Ruhu Tefsiri
  1. Semaya ve Tarık´a andolsun.
  2. Ve Tarık´ın ne olduğunu sana bildiren nedir?
  3. (O) parlak ışığı ile karanlığı delen bir yıldızdır.
  4. Bütün nefslerin üzerinde mutlaka muhafız (gözleyici ve koruyucu) vardır.
  5. Artık insan neden yaratıldığına baksın.
  6. Kuvvetle atılan bir sıvıdan yaratıldı.
  7. (O sıvı), omurga ile göğüs kafesi arasından (orada bulunan iki sinir merkezinin organize çalışması sonucu) çıkar.
  8. Muhakkak ki O (Allah), onu (insanı) hayata geri döndürmeye (tekrar diriltmeye) elbette kaadirdir.
  9. Gizli şeylerin açıklanacağı gün.
  10. Artık onun bir gücü, kuvveti olmaz ve bir yardımcı da yoktur.
  11. Ve dönüş sahibi semaya andolsun.
  12. Ve yarıklara sahip arza andolsun.
  13. Muhakkak ki o, gerçekten (hakkı bâtıldan) ayıran bir sözdür.
  14. Ve o, sıradan bir söz değildir.
  15. Muhakkak ki onlar, hile yaparak tuzak kuruyorlar.
  16. Ve Ben de hile yaparak tuzak kurarım.
  17. Artık kâfirlere mühlet ver, onlara biraz süre tanı.
Yazar: Muhammed Esed - Kur'an Mesajı Meal-Tefsir
  1. Düşün gökleri ve gece vakti geleni!
  2. Bilir misin nedir gece vakti gelen?
  3. O, yıldızdır (inanmadan yaşanan hayatın) karanlığını delip geçen:
  4. (zaten) hiçbir insan korunmasız bırakılmamıştır.
  5. İnsan, neden yaratıldığına bir baksın:
  6. o spermalı bir sıvıdan yaratılmıştır
  7. (erkeğin) beli ile (kadının) leğen kemiği arasından çıkan.
  8. Elbette O, (insanı yoktan var eden) onu yeniden (hayata) döndürmeye de kadirdir:
  9. bütün sırların ortaya serileceği Gün,
  10. ve (insanın) ne bir kuvvet ne de yardımcı bulacağı (Gün)!
  11. Düşün dönüp duran gökleri,
  12. ve bitkilerle patlayıp yarılan yeri!
  13. Bakın, bu (ilahi kelam) doğruyu yanlıştan ayıran bir sözdür,
  14. boş bir lakırdı değil.
  15. Elbette on(u kabule yanaşmayan)lar, birçok düzmece kanıt ararlar (ilahi kelamı çürütmek için);
  16. ama Ben onların bütün planlarını boşa çıkaracağım.
  17. Öyleyse bırak, hakikati inkar edenler dilediklerini yapsınlar, yapsınlar kısa bir süre!
Yazar: Ömer Nasuhi Bilmen - Kur’an-ı Kerim ve Türkçe Meali
  1. Andolsun göğe ve (Târık´a).
  2. Târık´ın ne olduğunu bildin mi?
  3. O (zulmeti) delen yıldızdır.
  4. Hiçbir nefs yoktur ki, illâ onun üzerinde bir gözetici vardır.
  5. Artık insan neden yaratılmış bir baksın.
  6. (6-7) Bir atılan sudan yaratılmıştır ki, arka kemiği ile göğüs kemikleri arasından çıkıverir.
  7. (6-7) Bir atılan sudan yaratılmıştır ki, arka kemiği ile göğüs kemikleri arasından çıkıverir.
  8. Şüphe yok ki o (Hâlık-ı Azîm) bunu döndürmeye de elbette kâdirdir.
  9. Gizli şeylerin açıklanacağı gün.
  10. Artık onun için bir kuvvet ve bir yardımcı yoktur.
  11. (11-12) Andolsun o dönüş sahibi olan semaya. Ve çatlayıp yarılan yeryüzüne.
  12. (11-12) Andolsun o dönüş sahibi olan semaya. Ve çatlayıp yarılan yeryüzüne.
  13. Şüphe yok ki, o elbette bir ayırt eden kelâmdır.
  14. Ve o, bir şaka değildir.
  15. Muhakkak ki, onlar bir hile ile hilede bulunurlar.
  16. Ben de bir hile ile hilede bulunurum.
  17. Artık kâfirlere mühlet ver, onları biraz bırak.
Yazar: Suat Yıldırım - Kura'an-ı Hakim ve Açıklamalı Meali
  1. Göğe ve "Tarık´a" kasem ederim
  2. Tarık, bilir misin nedir
  3. O pırıl pırıl parlayan bir yıldızdır
  4. Hiçbir kimse yoktur ki yanında bekçi bir melek bulunmasın.
  5. Öyleyse insan neden yaratıldığını bir düşünsün
  6. O, bel ile göğüs nahiyesinden çıkan, atılan bir sudan yaratıldı
  7. Onu ilkin yaratan Allah, elbette onu diriltmeye kadirdir
  8. Gün gelir, bütün gizli haller ortaya dökülür..
  9. O gün insanın ne bir kudreti, ne de bir yardımcısı kalır
  10. Yağmur dolu gök, bitkilerin çıkması için yarılan yer hakkı için
  11. Bu Kur´ân, kesin bir sözdür, hakla batılı ayırt eden bir sözdür
  12. O bir şaka değildir
  13. O kâfirler, vargüçleriyle hile kurarlar
  14. Ben de kurarım, (yani hilelerini boşa çıkarırım)
  15. Öyleyse o kâfirleri
Yazar: Süleyman Ateş - Kuran'ı Kerim Meali
  1. Göğe ve târık´a andolsun.
  2. Târık´ın ne olduğunu sen nereden bileceksin?
  3. Parlayan yıldızdır.
  4. Hiçbir can yoktur ki başında bir koruyucu (bekçi) olmasın.
  5. İnsan neden yaratıldığına bir baksın:
  6. Atılan bir sudan yaratıldı.
  7. Bel ile kaburga kemikleri arasından çıkan (bir sudan).
  8. O (Allâh), onu tekrar döndür(üp yarat)mağa kâdirdir.
  9. Gizlilerin (ortaya dökülüp) yoklanacağı gün,
  10. İnsanın ne bir gücü, ne de bir yardımcısı vardır.
  11. Dönüşlü göğe andolsun,
  12. (Bitkilerin çıkması için) Çatlayan yere andolsun ki,
  13. O (Kur´ân), elbette (hak ile bâtılı) ayırdedici bir sözdür.
  14. O, şaka değildir.
  15. Onlar (onu iptal etmek için) bir tuzak kuruyorlar.
  16. Ben de (onları yakalamak için) bir tuzak kuruyorum.
  17. Hele sen o kâfirlere mühlet ver, biraz bırak onları (bildiklerine gitsinler).
Yazar: Şaban Piriş - Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
  1. Göğe ve Tarık’a andolsun ki..
  2. Tarık’ı sana bildiren nedir?
  3. Pırıl pırıl bir yıldızdır.
  4. Üzerinde gözetici bulunmayan hiç kimse yoktur.
  5. Öyleyse, insan neden yaratıldığına bir baksın
  6. Atılan bir sudan yaratılmıştır.
  7. O, bel ile göğüs kemikleri arasından çıkan.
  8. Allah, onu yeniden yaratmaya elbette kadirdir.
  9. Sırların açığa çıktığı gün..
  10. Onun bir gücü ve bir yardımcısı yoktur.
  11. Yağmur yağdıran göğe..
  12. Çatlayan toprağa andolsun ki..
  13. Kesinlikle o ayırdedici bir sözdür.
  14. O, şaka değildir.
  15. Onlar ise tuzak kurup duruyorlar.
  16. Ben de bir tuzak kuruyorum.
  17. Kafirlere mühlet ver, onlara biraz süre tanı.
Yazar: Ebu'l Al'a Mevdudi - Tefhim-ul Kuran
  1. Göğe ve tarık´a andolsun,
  2. Tarık´ın ne olduğunu sana bildiren nedir?
  3. (Karanlığı) Delen yıldızdır.
  4. Üzerinde gözetleyici koruyucu bulunmayan hiçbir nefis (kimse) yoktur.
  5. İnsan bir baksın, hangi şeyden yaratıldı?
  6. Dökülüp atılan bir sudan yaratıldı.
  7. (Bu su,) Bel kemiği ile kaburgalar arasında(ki organlar)dan çıkar.
  8. Hiç şüphesiz (Allah,) onu yeniden döndürmeğe güç yetirendir.
  9. Sırların orta yere çıkarılacağı gün;
  10. Artık onun ne gücü vardır, ne de bir yardımcısı.
  11. Dönüşlü olan göğe andolsun.
  12. Yarılan yere de.
  13. Hiç şüphesiz o (Kur´an), ayırdeden bir sözdür.
  14. O, bir şaka değildir.
  15. Doğrusu onlar, hileli bir düzen planlayıp kuruyorlar;
  16. Ben de bir düzen kurup hazırlamaktayım.
  17. Sen şimdi küfretmekte olanlara bir mühlet ver, kendilerine az bir süre tanı.
Yazar: Yaşar Nuri Öztürk - Kur'an-ı Kerim Meali
  1. Yemin olsun göğe ve Târık´a; o, gece gelene/o, tokmak gibi vurana/o, çıkıverip de yürek hoplatana.
  2. Nereden bileceksin sen nedir Târık?
  3. Parlayan, ışığıyla karanlığı delen yıldızdır o.
  4. Hiçbir benlik yoktur ki, üzerinde bir koruyucu/bir gözetleyici bulunmasın.
  5. İnsan, neden yaratılmış olduğuna bir baksın!
  6. Fırlayan bir suyun bir parçacağından yaratıldı o.
  7. Bel ile kaburgalar arasından çıkar o su.
  8. O Allah, o insanı tekrar hayata döndürmeye elbette kadirdir.
  9. Sırların/gizlilerin yoklanıp ortaya çıkarılacağı gün,
  10. Artık onun için ne bir kuvvet vardır ne de bir yardımcı.
  11. Yemin olsun o, dönüşle/döndürümle dolu göğe,
  12. Çatlayışlarla/yarılışlarla dolu yere de yemin olsun,
  13. Ki o, tam bir biçimde ayırt eden bir sözdür;
  14. Şaka değildir o.
  15. Onlar ha bire tuzak kuruyorlar/oyun çeviriyorlar.
  16. Ben de tuzak kuruyorum.
  17. O halde, o küfre batmışlara mühlet ver, süre tanı onlara birazcık...